1.Gün
1. Gün
İstanbul - Trabzon - Rize - Batum
Siz değerli misafirlerimizle sabah 04:00’te Sabiha Gökçen Havalimanı’nda, Pegasus Havayolları kontuarında buluşuyoruz. Nüfus cüzdanı veya yeni çipli kimlik kartınızla 06:00’daki Trabzon uçuşumuz için check-in işlemlerimizi tamamlıyoruz. Yaklaşık 1,5 saat sürecek keyifli bir uçuşun ardından Trabzon Havalimanı’na iniş yapıyor ve bizi bekleyen konforlu aracımız ve profesyonel rehberimiz eşliğinde turumuza başlıyoruz. İlk durağımız, Karadeniz’in enfes doğası eşliğinde kahvaltımızı alıyoruz. Kahvaltının ardından Rize’nin Çayeli ilçesine bağlı Çeçeva Köyü Çay Bahçeleri’ne hareket ediyoruz. Minibüslerle (ekstra) gerçekleştireceğimiz bu gezide, yemyeşil çay tarlaları arasında büyüleyici bir manzara eşliğinde fotoğraf çekebilir, çayın dalından bardağa uzanan hikâyesini keşfedebilirsiniz.
Rize’den ayrılarak Hopa üzerinden Türkiye’yi Gürcistan’a bağlayan Sarp Sınır Kapısı’na ulaşıyoruz. Gerekli pasaport veya yeni çipli kimlik kartı işlemlerimizin ardından Batum’a giriş yapıyoruz.
İlk olarak, Roma döneminden kalma tarihi Gonio (Apsaros) Kalesi’ni panoramik olarak görüyoruz. Çoruh Nehri’nin Karadeniz’e döküldüğü noktada, tarihi taş köprülerden biri olan Gonio Köprüsü’nü izleyerek doğayla tarihin kesiştiği bu özel noktada mola veriyoruz. Ardından Ters Ev önünde küçük bir fotoğraf molası vererek Batum’un farklı mimari dokusunu keşfetmeye başlıyoruz. Batum’un en ünlü meydanlarından biri olan Avrupa Meydanı’na ulaşıyoruz. Burada Kafkas mitolojisinin en önemli figürlerinden Medea’nın altın post efsanesine adanmış Medea Heykeli’nin hikâyesini dinliyoruz. Daha sonra, Batum’un mimari dokusunu Avrupa şehirlerine benzeten Piazza Meydanı’na geçerek, tarihi binaların ve canlı atmosferin tadını çıkarıyoruz.
Batum’da Osmanlı döneminde inşa edilen ve halen aktif olarak kullanılan Saint Nicholas Ortodoks Kilisesi’ni ziyaret ediyoruz. Ardından Tiyatro Meydanı’nda, görkemli Poseidon Heykeli ve klasik Avrupa mimarisi ile dikkat çeken Tiyatro Binası’nı fotoğraflıyoruz. Gürcü alfabesinin 14 özgün yazı sisteminden biri olduğunu gösteren Alfabe Kulesi’ni ve aşkları kitaplara, filmlere konu olmuş Ali ve Nino Heykeli’ni görerek gezimize devam ediyoruz. Batum gezimizin ardından otelimize geçerek konaklamaya yerleşiyoruz.
Dileyen misafirlerimiz, düzenlenen canlı müzikli ve halk dansları eşliğinde gerçekleşen eğlence programına katılabilirler. Gürcü mutfağının eşsiz tatlarını içeren lezzetleri deneyimleme şansı bulacaksınız.
Dileyen misafirlerimiz Batum’un ünlü casinolarında şanslarını deneyebilirler.
Önemli Notlar:
Türkiye ile Gürcistan arasında yapılan anlaşmaya göre TC kimlik kartı (yeni çipli) veya pasaport ile giriş yapılmaktadır. Eski nüfus cüzdanları, ehliyet ve diğer kimlik kartları geçerli değildir. 18 yaş altı misafirler, ebeveynleri olmadan seyahat ediyorsa noter onaylı muvafakatname almak zorundadır.
Çıkış harcı ücreti (710 TL) misafir tarafından ödenecektir. Kimlik kartlarında fotoğraf olması zorunludur.
Birbirinden özel anılar biriktireceğiniz bu günün ardından, Batum’daki otelimizde konaklayarak ertesi güne enerji depoluyoruz!
Sabah Kahvaltısı: Güzergah üzeri uygun bir tesiste alınacaktır. (Ekstra)
Öğle Yemeği: Bölgede alınacaktır. (Ekstra)
Akşam Yemeği: Gürcü Gecesinde alınacaktır. (Ekstra)
Konaklama: Batum Otelleri
2.Gün
2. Gün
Batum – Kutaisi – Gori – Tiflis
Güne Batum’daki otelimizde alacağımız zengin bir kahvaltıyla başlıyoruz. Ardından Gürcistan’ın kalbine doğru unutulmaz bir yolculuğa çıkıyoruz. İlk durağımız, Gürcistan’ın en büyük ikinci şehri olan Kutaisi yakınları. Antik Kolhis Krallığı’nın başkenti olarak bilinen Kutaisi, Argonotlar ve Altın Post efsanesiyle de ünlüdür. Burada kısa bir mola vererek doğanın ve tarihin iç içe geçtiği bu özel bölgeyi panoramik olarak keşfediyoruz. Kutaisi’den ayrıldıktan sonra Gori şehri yakınlarından geçiyoruz. Burası, Sovyet lideri Josef Stalin’in doğduğu şehir olarak bilinir. Stalin’in doğduğu evin müze haline getirildiği Gori’de, Sovyet tarihine dair önemli izler bulunmaktadır.
Gori’den sonra Gürcistan’ın kültürel ve politik merkezi Tiflis’e ulaşıyoruz. Rehberimiz eşliğinde Rustaveli Caddesi’ne doğru ilerliyoruz. Burası Tiflis’in en önemli caddesi olup, üzerinde Gürcistan Parlamentosu, Kaşveti Kilisesi, Gürcistan Ulusal Müzesi (Simon Janashia Müzesi), Tiflis Opera ve Bale Tiyatrosu, Rustaveli Devlet Akademik Tiyatrosu ve Gürcistan Bilim Akademisi gibi etkileyici yapılar bulunmaktadır.
Caddenin başlangıcında yer alan Özgürlük Meydanı, Sovyet döneminde Lenin Heykeli ile süslenmiş olup, günümüzde Gürcistan’ın bağımsızlık ruhunu simgeleyen önemli bir noktadır. Ardından Tiflis’in en eski yapılarından biri olan Narikala Kalesi’ne gidiyoruz. 4. yüzyıldan kalma bu muhteşem kale, şehrin savunmasını sağlamak için inşa edilmiştir ve Tiflis’in en güzel manzaralarından birine sahiptir. Buradan sonra Abanotubani Hamamlar Bölgesi’ni ziyaret ediyoruz. 17. yüzyılda Puşkin’in övgüyle bahsettiği bu tarihi hamamlar, sülfür kaplıcalarıyla ünlüdür ve Tiflis’in termal turizmine önemli katkı sağlamaktadır. Daha sonra teleferikle Kartlis Deda (Gürcü Annesi) Heykeli’nin bulunduğu tepeye çıkıyoruz. Gürcistan’ın simgesi haline gelmiş bu heykel, bir elinde kılıç, diğer elinde ise dostluk şarabı kadehi tutarak ülkenin tarih boyunca hem barışı hem de direnişi sahiplendiğini gösterir. Şehir turumuzun devamında, David Agmashenebeli (Marjanishvili) Caddesi’ne gidiyoruz. Renkli ve restore edilmiş tarihi evleri, kafeleri ve butik mağazalarıyla bu cadde, Tiflis’in en popüler yaya bölgelerinden biridir. Burada vereceğimiz öğle yemeği molasında (ekstra), Gürcü mutfağının lezzetlerini tatma fırsatı bulabilirsiniz.
Yemek molamızın ardından Sameba Manastırı’nı ziyaret ediyoruz. 1995 yılında Gürcü halkının birlik ve dirilişinin sembolü olarak yapımına başlanan ve Kafkasya’nın en büyük Ortodoks katedrali olan bu etkileyici yapı, mimarisiyle büyüleyici bir atmosfer sunmaktadır. Gün batımına doğru Mtatsminda Tepesi’ne çıkarak eşsiz Tiflis manzarasına karşı kahve molası veriyoruz. Gürcistan’ın başkentini kuşbakışı izleyerek huzurlu bir an geçiriyoruz.
Akşam saatlerinde dileyen misafirlerimizle birlikte Gürcü müzikleri ve danslarıyla renklenecek özel bir Gürcü gecesi programına katılıyoruz. (Ekstra) Geleneksel Gürcü mutfağının özenle hazırlanmış yemekleri eşliğinde unutulmaz bir akşam geçiriyoruz.
Ardından Tiflis’te bulunan otelimize geçerek konaklamaya çekiliyoruz. Büyüleyici Tiflis’te geçireceğimiz unutulmaz bir günün ardından dinlenmek üzere otelimize geçiyoruz!
Sabah Kahvaltısı: Otelde alınacaktır, tur ücretine dahildir.
Öğle Yemeği: Bölgede alınacaktır. (Ekstra)
Akşam Yemeği: Gürcü Gecesi’nde alınacaktır. (Ekstra)
Konaklama: Tiflis Otelleri
3.Gün
3. Gün
Tiflis - Borjomi - Akhaltsikhe - Posof - Kars
Günümüzü Tiflis’te bulunan otelimizde alacağımız kahvaltı ile başlatıyoruz. Ardından, unutulmaz anlarla dolu bir yolculuğun son durağı olarak Gürcistan’dan ayrılıyor ve Posof - Türkgözü Sınır Kapısına doğru yola çıkıyoruz. Yolculuğumuz boyunca, Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı projesinin kilit noktalarından biri olan ve orta çağ kaleleriyle dolu, doğanın bir harikası olarak bilinen Borjomi'den geçiyoruz. Borjomi, tarihi termal su kaynaklarıyla ünlüdür ve buradan geçerken etkileyici manzaralar eşliğinde bir mola veriyoruz. Daha sonra Abhazya Türklerinin yoğun olarak yaşadığı Akhaltsikhe şehrinden geçerek Posof Türkgözü Sınır Kapısına ulaşıyoruz. Burada free shopta alışverişimizi tamamladıktan sonra Kars gezimize başlıyoruz.
Kars gezimize Ani Harabeleri ile başlıyoruz. Brest-Litovsk Antlaşması ile Osmanlı Devleti’ne geçen ve bir zamanlar Ermeni Hanedanlığına başkentlik yapmış olan Ani, tarih boyunca büyük medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Gezimizde, şehrin en etkileyici yapılarından Tigran Honents Kilisesi, Büyük Katedral (Fethiye Camii) ve Anadolu’daki ilk Türk camisi olan Ebu'l Menuçehr Camii'ni ziyaret ediyoruz. Burada geçmişin izlerini sürerek Kars’a doğru hareket ediyoruz.
Kars’a ulaştığımızda, yöresel tatların ve peynirlerin şehri olan bu büyüleyici kentte meşhur Kars kaşarı ve gravyer peynirleri alabileceğimiz yöresel bir peynir atölyesini ziyaret ediyoruz. Burada kaşar peyniri sunumları ve tadımları yapıldıktan sonra, dileyen misafirlerimiz için alışveriş için serbest zaman sunuluyor. Akşam saatlerinde dileyen misafirlerimiz ile birlikte Kafkas Gecesi programına katılıyoruz. (Ekstra) Bu unutulmaz gece boyunca Kafkas halk dansları, Aşık Atışması ve canlı müzik eşliğinde keyifli anlar yaşıyoruz.
Tüm misafirlerimizin onayı doğrultusunda, Ani Harabeleri gezisi yerine Çıldır Gölü’nde unutulmaz bir atlı kızak deneyimi yaşayabiliriz. Kış aylarında tamamen buzla kaplanan bu muhteşem gölde atlı kızak turu yaparak masalsı bir deneyim yaşayabiliriz.
Sabah Kahvaltısı: Otelde alınacaktır, tur ücretine dahildir.
Öğle Yemeği: Bölgede alınacaktır. (Ekstra)
Akşam Yemeği: Kafkas gecesinde alınacaktır. (Ekstra)
Konaklama: Kars Otelleri
4.Gün
4. Gün
Doğu Ekspresi - Erzurum - İstanbul
Turumuzun son gününe, Kars’taki otelimizde alacağımız keyifli bir kahvaltı ile başlıyoruz. Sabah saat 08:00’de, Doğu Ekspresi ile masalsı bir yolculuğa çıkmak üzere Kars Tren Garı’na hareket ediyoruz. Türkiye’nin en güzel tren rotalarından biri olan Kars - Erzurum hattı, bizleri unutulmaz manzaralar eşliğinde yaklaşık 4-5 saat sürecek eşsiz bir seyahate davet ediyor. Doğu Anadolu’nun nefes kesen coğrafyasını izleyerek süzülen trenimiz, karla kaplı vadiler, donmuş akarsular ve doğanın el değmemiş güzellikleri eşliğinde adeta bir kartpostal sunuyor.
Öğle saatlerinde, Anadolu’nun doğuya açılan kapısı Erzurum’a ulaşıyoruz. 1517 yılında Yavuz Sultan Selim tarafından Osmanlı topraklarına katılan Erzurum, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, kadim şehirlerden biridir. Burada, Erzurum mutfağının en özel lezzetlerini tatmak için meşhur Cağ Kebabı ve Kadayıf Dolması ile damaklarımızı şenlendiriyoruz.
Öğle yemeğinin ardından, Erzurum’un tarihi dokusunu keşfetmeye başlıyoruz. Şehrin simgesi haline gelmiş Çifte Minareli Medrese’yi dışarıdan görüyor ve 13. yüzyılda İlhanlılar döneminde inşa edilen bu ihtişamlı yapının Selçuklu taş işçiliğindeki en önemli örneklerinden biri olduğunu öğreniyoruz. Ardından, 1179 yılında Saltuklu Melik Nasirüddin Muhammed Bey tarafından inşa edilen Erzurum Ulu Camii’yi ziyaret ederek, Anadolu Selçuklu cami mimarisinin en özgün yapılarından birini yakından inceliyoruz. Tarihi gezimize, Osmanlı döneminden günümüze ulaşan ve 1561 yılında Kanuni Sultan Süleyman’ın sadrazamı Rüstem Paşa tarafından yaptırılmış olan Taş Han ile devam ediyoruz. Osmanlı’nın klasik kervansaray mimarisinin Erzurum’daki en güzel örneklerinden biri olan bu han, günümüzde Erzurum’un dünyaca ünlü Oltu Taşı işlemeciliğinin merkezi haline gelmiştir. Burada, el işçiliğiyle üretilmiş tesbihler, takılar ve hediyelik eşyalar arasından sevdiklerimiz için özel hatıralar seçiyoruz.
Bu tarihi ve kültürel gezimizin ardından, Erzurum Havalimanı’na hareket ediyoruz. Pegasus Havayolları’nın 19:35 uçuşu ile İstanbul’a dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. Böylece, Doğu Anadolu’nun eşsiz güzellikleriyle dolu turumuzu tamamlıyor ve bir sonraki keşiflerimizde buluşmak dileğiyle siz değerli misafirlerimizle vedalaşıyoruz.
Sabah Kahvaltı: Otelde alınacaktır, tur ücretine dahildir.
Öğle Yemeği: Erzurum - Cağ Kebabı Menü (Ekstra)
Akşam Yemeği: Güzergah üzeri uygun bir tesiste alınacaktır. (Ekstra)
Konaklama: Dönüş günüdür, konaklama yapılmamaktadır.